Şunu peşinen kabul edelim; hepimiz bağımlıyız! Böyle damdan düşer gibi söylendiğinde insanın pek hoşuna gitmiyor ama işin gerçeği bu. Evde yanımızda oturan sevgiliye e-posta gönderiyor veya Facebook üzerinden dürtüyoruz.
Oysaki gözünün içine bakarak konuşmak ve gerçekten dürtmek çok daha keyifli :) Veya sosyal medyada paylaşmak için fotoğraflar çekiyoruz. Sonra da “kim beğenmiş” diye olur olmadık anlarda cep telefonuyla olayın gidişatını kontrol etmeye çalışıyoruz. “Kırık kalpler kulübüne” üye olanlar bazen bir SMS, bazen bir “like” bekliyor karşı taraftan. Sonuç olarak herkes en az bir kere bağlanmaya çalışıyor, asıl amaçsa mümkün olduğu kadar hızlı bağlanmak ve kesintisiz bağlı kalmak.
Bağımlısı olduğumuz bu dünyaya aynı zamanda bağlı da olmamız gerekiyor. Mümkünse herkesten daha hızlı bağlanmamız da gerekiyor. O nedenle daha hızlı bir bağlantının peşinden koşuyoruz, daha hızlısını hayal ediyoruz. Mesela ben kalabalık yerlerde düşen 3G hızı nedeniyle anlamsız şeyler düşünürken buluyorum kendimi. Etrafımdaki herkesin pilinin bittiği bir dünya hayal ediyorum :) Böylece hız sorunum olmuyor. Bant genişliğini rahatça sömürebiliyorum. Kısaca söylemek gerekirse sadece bana tahsis edilmiş bir 3G omurgası aşeriyorum. Yakın gelecekte bağımlılığıma daha hızlı bağlanabileceğimi biliyorum ama nedense o hızı şimdi istiyorum. O nedenle de daha hızlı mobil cihazlar ve daha hızlı kablosuz bağlantılar hayal ediyorum. Aslında hepimiz aynı şeyi istiyoruz ;) Çünkü bağımlıyım, bağımlısın, bağımlı!